DEVE KERVANLARI YOLCULUĞUNDAN E-TİCARET’E, TİCARTE YOLLARI
Deve kervanlar yapılan ticaretten e-ticarete(online) kadar binlerce yıllık yolculuk insanların temel yaşam ihtiyaçlarını sağlamak için kullanılmıştır. Binlerce yıldır ticaret yolları, insan topluluklarının gelişmesinde hayati bir rol oynamıştır. Uzun mesafelere yapılan ticaretler, antik çağda Avrupa ve Asya’daki büyük uygarlıklar arasındaki kültürel, dini, ve sanatsal gelişime katkı sağlamıştır. Bu ticaret yolları, esas olarak hammadde, gıda maddeleri ve lüks malların bir yerden başka bir yere taşınmasına yardımcı oluyordu. Öte yandan, özellikle Avrupa'daki salgın hastalıkların başka kıtalara yayılmasına da bu ticaret yollarının etkisi çok büyük olmuştur.
İpek Yolu: İpek Yolu tarih boyunca kullanılan en önemli ticaret yollarından biridir. Yaklaşık 8.000 kilometre uzunluğunda olup Asya, Avrupa ve Afrika’yı birbirine bağlayan İpek Yolu, Tunç Çağı zamanlarında dahi kullanılan kadim bir yoldur.
Baharat Yolu: Baharat Yolu ise Çin ve Hindistan’da üretilen baharatların, Asya’dan, İskenderiye’ye oradan Avrupa ve Akdeniz şehirlerine taşınmasını sağlardı. İskenderiye, Baharat Yolu’nun Avrupa’ya açılan liman kentiydi ve buradan Avrupa’nın bütün önemli limanlarına baharatlar taşınırdı.
Kral Yolu: Kral Yolu, Anadolu medeniyetleri tarafından inşa edilip kullanılmış bir yoldur. Daha sonra Persler tarafından Anadolu’da bu yol tekrardan yenilenerek faaliyetlerine devam etmiştir. Kral Yolu, ilk askeri amaçlara hizmet etmiş olsa da daha sonra haberleşme, idari ve ekonomik amaçlar içinde kullanılmıştır.
Kürk Yolu: Kürk Yolu İskandinavya’dan, Hazar Denizi’ne kadar ulaşan bir ağda kürk ticareti için kullanılmıştır. Norman ve Rus tüccarlar, değerli kürkleri Hazar Devleti, İdil Bulgar Devleti ve İslam ülkelerine satmıştır. Kürk Yolu güzergahı üzerine siyasi güç olarak bakıldığında, Hazar Devleti etkisini hissettirmiştir.
Tuz yolu: Romalı askerlere maaşlarının bir kısmının tuz olarak ödenmesi sıkça karşılaşılan tarihi bilgilerden biridir. Eski devirlerde tuzun bu denli önemli olmasının nedeni yiyecekleri uzun süre koruyabilen, antiseptik olarak kullanılabilen bir ürün olmasına bağlanır. En ünlüsü ise 242 km’lik uzunluğu ile Via Salaria’dır. Bugünkü İtalya sınırları içindeki Ostia mahallesinden başlangıç alan Tuz Yolu, Adriyatik kıyılarına kadar uzanır.
Tütsü yolu: Hoş kokular insanlık tarihi boyunca her zaman yaygın bir şekilde kullanılmıştır. Mısırlılar buhuru cenaze törelerinde, Romalılar ise düğünlerde ve çeşitli kutlamalarda kullanmışlardır. Tütsü yolları, Güney Arap Yarımadasından Akdeniz’e kadar devam eden deniz ve kara tabanlı ticaret yollarından oluşuyordu. MÖ 7. yüzyıl ve MS 2. yüzyılları arasında kullanılan bu rota, tütsü ticaretinin bitmesinin ardından, insanların ailelerini ziyaret etmek, kabilelerin göç etmesi ve orduların daha rahat hareket ettirilmesi amacıyla kullanıldı.
Kehribar(Amber) Yolu: Kehribar Yolu veya Amber Yolu, büyük ölçüde Keltler tarafında kullanılmaya başlandı. Amber, dekoratif özelliğinin yanı sıra tıbbi amaçlarla kullanılan bir mal olduğu için değerli sayılıyordu.
MS 1. yüzyıldan MS 3. yüzyıla kadar, Roma İmparatorluğu’nun önemli bir simgesi konumundaydı.
Romalı tüccarların kehribar almak için izledikleri ana kehribar yolu, zamanla Akdeniz havzasını Baltık Denizi kıyılarına bağlamış ve bu bölgede yapılan ticaret bağlantılarında önemli bir rol oynamıştır. Yolun kesin olarak bir rotası olmamakla birlikte, Romalı zanaatkarların çoğunlukla yaşadığı Adriyatik kıyısındaki Aquileia’dabaşladığı düşünülüyor.
Kalay Yolu: Kalay Yolu, dönemin en önemli ticaret rotalarından biri. M.Ö. ilk yüzyılda İngiltere'nin güneybatısında yer alan Cornwall'daki kalay madenlerinin deniz ticaretiyle Fransa'ya taşındığı, oradan ise Yunanistan'a inip Mezopotamya'ya uzandığı biliniyor.
Trans sahra yolu: Bu ticaret yolu çöl bölgesinde yer aldığı için develer, tüccarların bu yolu kat etmeleri açısından oldukça önemliydi. Yol boyunca altın ve köle ticareti dışında devekuşu tüyü gibi lüks eşyalar da alınıp satılıyordu. 16. yüzyılın ortalarında Portekiz’in Batı Afrika’ya giden deniz yollarını keşfetmesiyle beraber önemi büyük ölçüde azalmıştır.
Reçine(Mür) Yolu: Reçine, Arapça kökenli bir kelime ve Commiphora türündeki ağaçlardan elde edilen yapışkan, kokulu sakızın adıdır. Özellikle Roma İmparatorluğu’nda cenaze törenlerinde tütsü yakmak önemli bir gelenekti ve bu da büyük miktarlarda mür kullanmak anlamına geliyordu. Araplar elde ettikleri reçineleri(mürleri) önce Mısır ve Akdeniz’e oradan da Romalılara ulaştıracak bir Tütsü Yolu geliştirdiler. Tarihi kaynaklarda bu yolun oldukça aktif olduğu, tek seferde birkaç ton reçine mür taşınabildiği ifade ediliyor.
Çay ve At Yolu: Orijinal ismi “Chamadao” olan Çay ve At Yolu, tarih içinde önemli konuma sahip, tehlikeli ticaret yollarından biriydi. Çay ve At Yolu; Hint Yarımadası, Tibet ve Güneybatı Çin arasındaki kültürel alışveriş için çok önemliydi. Tarihçilere göre bu yol, Çin ile Güney Asya arasındaki Budizmin yayılmasını sağlıyordu. Çay ve At Yolu’nda Çin çayı ile Tibet atları takas ediliyor veya bunların doğrudan satışı yapılıyordu. Yol, Hengduan Dağları’ndan geçtiği ve fırtınalı olduğu için antik ticaret yollarının en tehlikelisi olarak biliniyor.
E-Ticaret yolu (Online): E- ticaret, işletmelerin ürün ve hizmetlerini internet üzerinden satmasıyla gerçekleşen ticari faaliyetler bütünüdür. Bu faaliyetler, genellikle web siteleri, sosyal medya platformları, çevrimiçi pazar yerleri ve mobil uygulamalar aracılığıyla gerçekleştirilir.
1995 yılında internetin yaygınlaşmasıyla insanlar e-ticaret dünyasına adım attı. Günümüzde çok popüler bir ticaret yöntemi haline geldi. Her geçen gün büyüyen ve gelişen bu sektör, küresel pazarda da büyük bir ilgiyle karşılanmaktadır.