ru24.pro
World News in Turkish
Октябрь
2024

Lübnan'ın etnik ve dini yapısı: Orta Doğu'nun en karışık ülkesinde kaç din ve mezhep yer alıyor?

0

İslâm dininin Dünya üzerindeki iki büyük kolundan biri (diğeri Şîa) ve yüzde 77-80'lik bir oran ile en büyük mensubunun bulunduğu mezhepler grubudur.


Zaman zaman Sünnî İslam veya Sünnî mezhebi ifadesi de kullanılır. Günümüzde Sünnîlik, kendi içerisinde günümüzde yaşayan iki akaid mezhebi (Mâtürîdiyye - Eş'ariyye), dört fıkıh mezhebini (Hanefî, Şâfiî, Mâlikî, Hanbelî) içermektedir.


Lübnan'daki Şii İslam'ın taraftarları olan Lübnanlılar'dır ve Lübnan'ın başlıca Sünni, Maruni ve Dürzi mezheplerinin yanında önemli bir rol oynar. Lübnan'daki Şii Müslümanların büyük çoğunluğu On İki İmamcı Şiiliği'ne bağlıdır ve bu onları Levant'ta var olan tek büyük On İki İmamcı Şii topluluğu yapar.


Bugün, Şii Müslümanlar Lübnan nüfusunun yaklaşık yüzde 27'sini oluşturmaktadır. Lübnan'ın çeşitli siyasi ve dini liderleri arasında Ulusal Pakt olarak bilinen yazılı olmayan bir anlaşmanın şartlarına göre, Şiiler Parlamento Sözcüsü görevi için uygun olan tek mezheptir.


Aleviler, Arap Alevileri veya Nusayriler, çoğunlukla Levant bölgesinde yaşayan, dini ve etnik bir topluluktur. Şiiliğin erken dönemlerinde ortaya çıkan bir Galiyye kolu olduğu düşünülmektedir.


Şiîliğin meşhur fırkalarından birisi, İsmailiyye fırkasıdır. Bu fırkanın maceralarla dolu bir tarihi vardır ve bu fırkadan birçok yeni fırka ortaya çıkmıştır.


Kendilerini Müslüman olarak nitelendiren Dürziler, Dürziliği 11’inci yüzyılda Kahire’deki Fatımi imamların oluşturduğu felsefe ve tasavvuftan etkilenen mezhep olarak tarif ediyorlar.


Tasavvufi öğretiler üzerinde bina edildiği dile getirilen Dürzilikte ibadetler, tahsis edilen özel mekanlardaki meclislerde ifa ediliyor. İbadetlerini son derece gizlilik içerisinde yerine getiren Dürzilerin, içeriğini açıklamayı reddettikleri "hikmet" dolu bir kitaba sahip olduğu söyleniyor. Dürziler, Golan'ın yanısıra İsrail, Lübnan, Ürdün ve Suriye'de de yaşıyor.


Maruniler, Maruni Kilisesi'ne bağlı olan ve günümüzde Orta Doğu'da başta anayasal olarak cumhurbaşkanının Maruni olmasının zorunlu olduğu Lübnan olmak üzere Suriye, Kıbrıs ve Filistin-İsrail topraklarında yaşayan dinî topluluktur. Ayrıca Avrupa, Kuzey Amerika ve Güney Amerika ülkelerinde de göçmen kökenli önemli bir Maruni nüfus yaşamaktadır. Türkiye'de ise varlıkları bilinmekte ama kesin bir sayı tahmini yoktur.


Lübnanlı Rum Ortodoks Hıristiyanların Lübnan'ın toplam nüfusunun yaklaşık yüzde 8'ini oluşturduğuna inanılıyor. Rum Ortodoks Hıristiyanların çoğu başkent Beyrut'ta, Metn hinterlandında, güneydoğudaki Hasbayya ve Rashayya ilçelerinde ve Kuzey Valiliği'nde, Koura bölgesinde (Trablus'un güneyinde) ve Akkar'da yaşıyor.


Melkani Rum Katolik Kilisesi, 1724 yılında Cyril 6. Tanas tarafından Antakya Rum Ortodoks Patrikhanesinden ayrılarak kurulan kilisedir. 1744 yılında resmen tanınarak Roma Katolik Kilisesinin altına girmiş ve ona bağlı Doğu Katolik Kiliselerinden bir tanesi olmuştur. Merkezi, Suriye'nin başkenti Şam'dır.


Evanjelist sözcüğü en basit anlamıyla "Hristiyanlık bildirisini vaaz eden, yayan kişi" anlamına gelir. Evanjelik sözcüğü ise daha çok Protestan Kilisesi'nin muhafazakâr kesimini nitelemek için kullanılır. Evanjelikler, ABD'yi kuran ve tutuculuğuyla bilinen Protestan mezhebi Puritenler'in devamıdır.


Ermeni Apostolik Kilisesi ya da Ermeni Ortodoks Kilisesi, dünya Ermenilerinin büyük çoğunluğunun üye olduğu, dünyanın eski millî Hristiyan kiliselerinden biri olan mezhep.


Lübnan'daki Ermenilerin nüfus varlığı yüzyıllardır bilinmektedir. Uzun zamandır etnisiteye dayalı bir sayım yapılmamış olmasına rağmen, Lübnan'da 177 bin Ermeni'nin yaşadığı tahmin edilmektedir ve bu rakam Lübnan nüfusunun yaklaşık olarak yüzde 4'üne tekabül eder. Ayrıca Lübnan'daki iç savaş öncesinde bu rakamın daha yüksek olduğu ancak savaşın ülkedeki Ermeni nüfusunun düşmesine sebep olduğu da bilinen bir gerçektir.


Lübnan'da 2020 yılında yaklaşık 1,34 milyon Katolik vardı, bunların çoğunluğu Latin Katolik değil, Katolik Kilisesi'nin bir parçası olarak Doğu Katolik ayinlerini takip ediyordu - çoğunlukla Maruni, ancak Melkit ve Ermeni, Keldani ve Süryani gibi Lübnan'a özgü olmayan Katolik ayinleri de vardı.


Süryani Kadim Kilisesi ya da Süryani Ortodoks Kilisesi Doğu Hristiyan mezhebidir ve Orta Doğu'da yaşayan Hristiyan Semitik bir halk olan Süryaniler’in çoğu bu mezhebe üyedir.


Aslında Süryani Kadim Kilisesi adı bu Hristiyan mezhebe ve ona bağlı olanlara verilen gayr-i resmî tanımlamadır. Süryani Ortodoks Kilisesi olarak da bilinir. Kilisenin ve bazı mensuplarının kullandığı dil İsa’nın da konuştuğu Süryanice (Aramice)’dir.


Süryani Kadim Kilisesi ya da Süryani Ortodoks Kilisesi Doğu Hristiyan mezhebidir ve Orta Doğu'da yaşayan Hristiyan Semitik bir halk olan Süryaniler’in çoğu bu mezhebe üyedir. Aslında Süryani Kadim Kilisesi adı bu Hristiyan mezhebe ve ona bağlı olanlara verilen gayr-i resmî tanımlamadır.


Doğu Asur Kilisesi, resmi olarak Kutsal Havarisel Katolik Doğu Asur Kilisesi, tarihsel olarak Asur, Beyt Nahrin merkezlidir. Doğu Kilisesi - tarihi Seleukia-Tizpon Patrikliği kiliselerinden bir tanesidir.


Maruni Kilisesi, hem Lübnan'da hem de Orta Doğu'da temsil edilen en büyük Doğu Katolik kilisesini oluşturur . Lübnan'ın bilindiği gibi "Sedirler Ülkesi", Katoliklerin ulusal politikada aktif rol oynadığı bölgedeki tek kilisedir. Lübnan Anayasası'na göre Maruni Katolik olması gereken Cumhurbaşkanı'nın yanı sıra, Lübnan Parlamentosu'nda toplam 128 sandalyeden 43'ü Katoliklere ayrılmıştır. Katolikler ayrıca hükümette ve kamusal yaşamda iyi temsil edilmektedir.


1960'lara kadar Katolikler de nüfusun büyük bir kısmını oluşturuyordu ve tüm Lübnanlıların yüzde 43'ünü temsil ediyorlardı. 2010'a gelindiğinde, toplam nüfusun yaklaşık yüzde 36'sı olarak kabul ediliyorlardı; Maruniler yüzde 30, Melkitler yüzde 5 ve Ermeni Katolikler gibi Lübnan'a özgü olmayan Katolik ayinleri yüzde 1'di.


Kıptîler veya Koptlar, Mısır'ın eski halkıdır. İskender'in Mısır'ı alması ve İskenderiye şehrini kurması ile beraber Helenistik bir kültür ile etkileşime geçmişlerdir. Kıptîcenin yazımında içerisinde büyük çoğunlukla Yunan harfleri barındıran Kıptî alfabesi kullanılmaktadır.


Lübnan Yahudileri geleneksel olarak bir Mizrahi cemaati olup genelde Lübnan'ın Beyrut şehrinde veya çevresinde yaşayan veya yaşamış olan Yahudilerdir. Cemaatin hemen hemen hepsi İsrail, Fransa ve Kuzey Amerika'ya göç etmiştir. Ülkede bugün 20 ila 40 arası Yahudi kalmıştır. Lübnan Yahudileri toplumla sıkıca entegre oldukları ve vatanlarını terk etme hissi duymadıkları için Lübnan'ın 1958'de yaşadığı iç savaşta dahi büyük oranda dış göç olmamıştır. Fakat, 1975'teki Lübnan İç Savaşı ve 1982'deki İsrail'in Lübnan'a girme harekâtıyla dış göçler hızlanmıştır.


BM'den Lübnan uyarısı: Şiddet sarmalının sonu hiç kimse için iyi olmayacak

BMGK Lübnan gündemiyle toplanıyor

Hizbullah'tan yalanlama: İsrail Lübnan'a kara saldırısı başlatmadı