ru24.pro
World News in Turkish
Июль
2024
1 2 3 4 5 6 7 8 9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
31

10’LARIN İZLERİYLE TÜRKİYE (146)

0
10’LARIN İZLERİYLE TÜRKİYE (146)

...Dünden devam

Konuşması gereken gerçek bilim adamları, yazması gereken bilge kalemler susmuş, ya da susturulmuş, adı sanı yeni, yeni duyulan kimi isimler konunun uzmanı olmuş; henüz sadece iddialara dayalı, içeriğinde doğruluğu teyit edilmemiş bilgi ve belgelere dayanarak; askerlerin adeta yargısız infaz kararı veriliyordu.

Türk Silahlı Kuvvetleri çatısı altında ülkesine ve milletine sadakatle, büyük bir özveriyle yıllarca hizmet ederek emekli olmuş komutanlar; ordumuzun çok değerli muvazzaf general, amiral ve kurmay subayları, sanki kendi ülkesinde sorgusuz, sualsiz acımasızca infaz ediliyordu.  Hem de, henüz ortada ispat edilmiş bir suç yokken ve sadece kimilerince ortaya konulan, gerçek olduğu ispat edilmemiş belgelere ve iddialara dayanılarak!

Basına yansıyan haberlere göre 5000 sayfalık belgeden oluştuğu ifade edilen 'Balyoz' davasının iddianamesine göre; sözü edilen bu plan, 5 aşamada gerçekleştirilecekti!

- Birinci aşama, istihbarat faaliyetlerinin yer aldığı ve tamamlanmış olduğu süreç,

- İkinci aşama, askeri müdahale için zemin hazırlanması, (güya bu aşamada, Fatih ve Beyazıt camilerinde bombalar patlatılacak, Yunanistan'ın hava sahasında bir uçağımız düşürülecek; bu gelişmeler üzerine hükümet, sıkıyönetim ilan etmeye zorlanacaktı… Hiç böyle bir şey olabilir miydi? Peygamber ocağı denen asker ocağının komutanları, Allahın evini bombalatırlar mıydı? Bu nasıl bir hezeyan? Nasıl bir suçlamaydı? Ve yıllar sonra sahte dijital delillerce üretildiği ispatlanan bu iddialar; halkımızın vicdanında da kabul görmemişti…)

- Üçüncü aşama, askeri müdahalenin fiilen ilan edilmesi,

- Dördüncü aşama, yürütme görevinin,' Milli Mutabakat Hükümeti' tarafından devralınması,

- Beşinci ve son aşama ise; yürütmenin tekrar sivil yönetime devredilmesi için 'seçime' gidilmesidir…

Balyoz adıyla anılan bu davanın iddianamesini inceleyen 'Özel Yetkili İstanbul Mahkemesi', (ki daha sonra bu özel mahkemeler 6 Mart 2014'te kapatılarak, faaliyetine son verildi.) bir ay gibi kısa bir incelemeden sonra;

22 Şubat 2010 tarihinde aralarında emekli general ve amiraller ile muvazzaf subayların da bulunduğu 49 askeri gözaltına aldı.4 gün sonra, soruşturma kapsamında 13 ilde, 1'i emekli, 17'si muvazzaf; 18 asker daha gözaltına alındı. 19 Haziran 2010'da başlayan bu dava sonucunda 250'si tutuklu, 365 kişi yargılandı. 21 Eylül 2012'de sonuçlanan davada, 25'i emekli, 23'ü muvazzaf general ve amiral olmak üzere, 325 asker ceza aldı.

Bu dönem; ülkemizin yakın siyasi tarihinde, hiçbir zaman unutulmayacak görüntüler, olaylar yaratmıştır.

Yıllarca ülkemize sadakatle hizmet eden, PKK terör örgütünün, ülke genelinde yaratmış olduğu anarşiyi önlemek adına yıllarca dağlarda yatıp kalkan, hiçbir zorluk karşısında yılmayan bu cesur yürekler; ne acıdır ki, plan seminerinin yapıldığı tarihten sonra hazırlandığı pek çok kez montaj olduğu ispatlanan dijital verilere dayanarak cezalandırıldılar.

Kamuoyunda vicdanen hiçbir şekilde kabul görmeyen bu dava; 2014 yerel seçimleri öncesinde, bu davanın 'orduya kurulan bir kumpas olduğu' yönünde iktidara mensup bir milletvekilinin yapmış olduğu açıklama çerçevesinde;  başta ülkenin 26'ncı Genelkurmay Başkanı Başbuğ Paşanın ve diğer Komutan ve silah arkadaşlarımızın tutuklu olarak yargılanması, Başbakan'ın dahi tasvip etmediği bu yargı süreci; hukuk tarihimizde onarılmaz yaralar açmıştır.

Balyoz davası sürecinde; içlerinde birlikte büyüdüğümüz çocukluk arkadaşım da olan, 4 sınıf arkadaşım tutuklanmıştı.

Tabii ki, tutuklanan 365 arkadaşımın da masumiyetine olan inancım tamdı. Ama ne yazık ki, ülkesine şan ve şerefle hizmet ederek, neredeyse hayatlarının tamamını TSK'da geçiren bu değerli arkadaşlarımın başlarına, bu defa kendi ülkelerinde adeta çuval geçirilmiş! Özgürlükleri ellerinden alınmıştı.

Ben de dâhil, subay çıkan her 'Harbiyeli'; vatan ve vazife uğruna, gerektiğinde hayatını seve, seve feda eyleyeceğine dair yemin etmişti.

... Devam Edecek