ru24.pro
World News
Октябрь
2024
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
31

HAKİKATLER  HAKİKATİNİN  YOLU

0

     Materyalist ve maddiyyuncu fikir ve görüş sahipleri;

     Mâna ve mâneviyattan uzak olan sözde aklî

     Ve felsefî ilimlerle lüzumundan fazla uğraşarak, gerçeğe ulaşmak istemektedirler!

     Ehl-i tarikat sahiplerinin çoğu ise,

     Hakikatler hakikatine, yalnız kalben hareket ederek varılacağı görüşündedirler.

     Çünkü herbirinin çekici, câzip özelliklei var.

     Biri sırf maddî, diğeri sadece manevî yolu;

     Hakikate götürücü olarak nazara vermekteler.

     Oysa insan iki kanatlıdır.

     Hem maddî yönü, hem de manevî tarafı var. 

     İmam-ı Rabbanî ise “Tevhid-i kıble et!”

     Yani “Yalnız bir üstadın arkasından git.” derken; 

     Hakikî üstadın Kur’an olduğunu hatırlatmakta,

     Tevhid-i Kıble bu üstadla olur demek istemektedir.

     Çünkü ancak, o kudsî mürşidin;

     İrşad ve yol göstermesiyle, kişinin hem kalbi, hem rûhu;

     Şaşırtıcı bir şekilde yol almaya başlar.

     Kendisini saran tüm şek ve şüphelerden;

     Ancak, ilmî ve manevî mücahede

     Ve yapacağı cehd ve savaşla kurtulur.

     Tıpkı İmam-ı Gazalî, Mevlâna Celaleddin

     Ve İmam-ı Rabbanîlerin yaptıkları gibi;

     KALB, RUH ve AKIL gözleri açık olarak;

     İlahî aşkla kendilerinden geçen İlahî aşk sahiplerinin

     Akıl gözlerini kapadıkları yer ve makamlarda

     Kişi, gözü açık olarak gezer.

     Böylece, Kur’an’ın ders ve irşadıyla

     Hakikate yol bulmuş olur.

     Mevlâna Celaleddin, İmam-ı Rabbanî ve İmam-ı Gazalî gibi,

     AKIL ve KALB ittifakıyla gittiği için,

     Her şeyden evvel

     Kalb ve ruhunun yaralarını tedavi eder.

     Nefsinin evham ve vehimlerinden kurtulur.

     Fikrî ve kalbî terakkiyat ve ilerlemelerini sağlamış olur.

x

     Yoksa insanlar; mâna vermekte,

     Olup bitenleri yorumlamakta başarılı olamaz.

     Geçmişi, geleceği bilmekte acz içinde kalırlar.

     Ne çok maziye nüfuz edebilir.

     Ne de geleceğe ışık tutabilirler.

     İşte Kur’an,

     İnsanların mâna vermekte acze düştükleri şeyleri açıklamakta.

     Onlara, cadde-i kübra olan

     Geniş ve emniyetli yolu haber vermekte.  

     Velhasıl, gerçeğin doğru yolunu izlerken;

     Sosyal hayata dikkatle göz atmalı.

     Mes’eleleri adalet ve hakkaniyetle ele almalı.

     Ve bilhassa, vicdanın sesini dinlemeyi unutmamalı.