Asimilasyonda “vardiyalı eğitim” oyunu
Yunanistan’da Müslüman Türk azınlığının, kendilerine ait okullarda söz sahibi olmalarına izin verilmiyor. Okullarda öğrenci velilerinin seçtiği ve okulların yöneticisi konumunda olan encümen heyetlerinin yetkileri Eyalet Eğitim Müdürlüğü tarafından yok sayıldı. İskeçe Azınlık Ortaokulu ve Lisesi ile Gümülcine’deki Celal Bayar Azınlık Ortaokul ve Lisesinde, encümen heyetlerinin önerisi dikkate alınmadan atama yapıldı. Eğitim öğretim faaliyetlerinin devam ettiği okullar çok eski olduğu için hükümete yeni okul talebinde bulunuluyor. Ancak hükümet talebi karşılamıyor. Talebin karşılanmamasının yanı sıra öğrencilere vardiyalı eğitim dayatması yapılıyor.
Yunanistan kulaklarını tıkıyor
Yeni Şafak’a konuşan İskeçe Azınlık Ortaokulu ve Lisesi Encümen Heyeti Başkanı Ozan Ahmetoğlu, “Okul binamız İskeçe’nin Osmanlı egemenliğinde olduğu dönemde inşa edilen eski bir tütün deposu. Bodrum katında sınıflarımız var. Ahşaptan, tehlikeli, dar ve küçük bir bina. Çağdaş ve modern bir okul görünümünden çok uzak. 585 öğrencimiz var. Okulun bahçesi, sosyal aktivite yapılamayacak kadar küçük. Kapasitesi yetersiz kaldığı için, Yunanistan’ın hiçbir yerinde böyle bir uygulama olmamasına rağmen, vardiyalı eğitim dayatıyorlar. Yani sabahçı-öğlenci uygulaması var. İskeçe’deki azınlık ortaokulu ve lisesindeki öğrencilerin büyük bir kısmı İskeçe’ye 10-20-30 km uzaktan gelen köy çocukları. Öğleden sonra okula gelince akşam saatlerinde köylerine dönmek zorunda kalıyorlar. Bu zorluk sebebiyle öğrenciler devlet okullarına kayıt yaptırmak zorunda kalıyor, Yunanca eğitim alıyorlar. Bu da onların istediği bir şey zaten. Devletten yeni bir bina istiyoruz ancak devlet kulaklarını tıkıyor” dedi.
'Hak aradık, cezalandırıldık'
Ahmetoğlu, “Bakanlıktan akıllı tahta geliyor ama okul eski olduğu için biz bunu kullanamıyoruz. Okullar arası turnuvalar yapılıyor. Biz katılamıyoruz çünkü okul bahçesinde bunun antrenmanını yapacak bir alan yok. Biz yeni bir okul istiyoruz. Devlete söylüyoruz ama kulaklarını tıkıyor devlet. Bu yetersiz okulda kendimiz söz sahibi olmak için uğraşıyoruz o da engelleniyor bu sefer. Bu insanlık dışı bir tutum. Bu sorunlar sebebiyle geçtiğimiz yıl eğitim yılının başında 18 gün süren bir boykot gerçekleştirdik. Bu boykottan sonra öğretmenler soruşturmaya tabi tutuldu. Çeşitli şekillerde cezalandırıldık” diye konuştu.
'Okulumuzda söz sahibi değiliz'
Gümülcine’de Dr. Sadık Ahmet için düzenlenen anma törenine Türkiye adına katılan Dışişleri Bakan Yardımcısı Mehmet Kemal Bozay’ın programın ardından kentteki Celal Bayar Azınlık Ortaokulu ve Lisesi’ni ziyaret ettiğini ve bu ziyaretin ardından bu okulun da yaptırımlara maruz kaldığını söyleyen Ahmetoğlu, “Bu iki olayın ardından okulların yönetiminde söz sahibi olan encümen heyetleri devre dışı bırakıldı. Her eğitim yılı başlamadan önce encümen heyetleri ortaöğretime bir evrak gönderir okul müdürü ile ilgili görüş verir. Bu dikkate alınarak karar verilir. Bunu yaparken de her zaman çıkan kararda ilgili yasalar sıralanır ve encümen heyetinin de görüşü doğrultusunda ifadesi eklenir. Bu sene ise bu ifade kaldırıldı. Son atamada yine Türk azınlık mensubu atandı ama encümen heyetinin görüşü yok sayıldı. Biz kendi okulumuzda söz sahibi olmak için encümen heyetlerini oluşturuyoruz. Bahsettiğim boykot ve ziyaret sonrasında encümen heyetleri devre dışı bırakıldı” ifadelerini kullandı.
Çifte baskı
Ahmetoğlu, bir taraftan azınlık çocuklarının Türk azınlık okullarına gitmesinin engellenerek devlet ortaokul ve liselerine kaymalarının sağlandığını diğer taraftan da Türk azınlığın kendi okullarını yönetmesinin engellendiğini söyledi. Ahmetoğlu, çifte bir baskı ile karşı karşıya kaldıklarını vurguladı.
Yeni eğitim öğretim yılı başladı: İstanbul'da okul çevrelerinde denetim yapıldı