ru24.pro
World News
Июль
2024

10'LARIN İZLERİYLE TÜRKİYE (148)

0

Özellikle bu acılı sürecin devamı müddetince TSK'nin yüksek komuta heyeti adeta derin bir sessizliğe gömülmüştü!

Yıllar boyunca sorguladığım bu sessizliğe hiçbir şekilde bir yanıt bulamadım. Ama aklıma hep şu sorular takılı kalmıştır?

Bu sessizliğin sahipleri bir gün; yıllarca aynı okullarda okudukları, emir ve komuta beraberliğiyle görev yaptıkları ama ne yazık ki, bu süreçte ceza alan silah arkadaşlarıyla karşılaştıklarında; acaba onlara ne diyeceklerdi? O yiğit askerlerin gözlerinin içine bakarak, en azından söyleyebilecekleri birkaç söz bulabilecekler miydi?

Bana göre hiçbir şey söylenmese, gören gözler görmese bile; işte o anda, 'vicdan ve zaman' karşı, karşıya kalınacaktır!

İnsanların rütbe, görev ve makamları hiç kimseye baki değildir. Günü gelince bu çok önemli değerler geride kalacaktır. Sonrasında ise; herkesin karşısına, 'vicdan ve zaman çıkacaktır.'

Zaman, yaşanmış tüm gerçeklerin yazıldığı, günü geldiğinde kendisini en çarpıcı biçimde hatırlatan ömrümüzün kaydıdır. Vicdan ise; ömrümüze kaydolan her çarpıcı olayın yargı makamıdır.

Eminim ki bir gün! Vicdan ve zaman mutlaka karşı, karşıya kalacaktır…

İnancım o dur ki, bir gün bu dönemi taşıyan gerçekler; bütün çıplaklığıyla ortaya çıkacaktır. Çünkü bugüne değin ülkemin nice gözü yaşlı yıllarının içinde kalan ve pek çok bilinmeyen olaylar, yaşananlar, tüm çarpıcılığı ile ortaya çıkarılmış ve aydınlatılmıştır.

Hiç şüphem yoktur ki, tarih yazıcıları günü geldiğinde bu kritik süreci, mahkemelerde yargılanan askerlerin yaşadıkları tüm olumsuzlukları, iddialara konu olan tüm gerçekleri, pek çok kereler sahte oldukları belgelenmiş bir takım dijital verilerin kimler tarafından hazırlandığını, neyin amaçlanarak cezalandırıldıklarını mutlaka yazacaktır.

O tarih sayfaları; Başbakan Tayyip Erdoğan'ın baş danışmanı, Ankara AKP milletvekili Yalçın Akdoğan'ın; 'Orduya Kumpas Kuruldu" açıklamasına da yer vererek, bu kumpasın kimler tarafından gerçekleştirildiğini de mutlak surette tespit edecektir.

Ve eminim ki, tarih yazıcıları; bu davalar başladıktan sonra, ana muhalefet lideri Baykal'ın', orduya karşı yapılan bu uygulamayı, türlü hukuksuzlukları ve uzun tutukluluk sürelerini gündeme getirerek, Başbakan Erdoğan'ı eleştirdiğinde; o günün basınında çıkan manşetlerinde, Başbakan'ın: "Ben bu davanın savcısıyım" dediğini de yazacaktır.

Tarihimizin hiçbir sürecinde, hesabı kapanmamış bir olay yoktur, kalanları ise, birer, birer kapanmaktadır. İnancım o dur ki, bu dönemde yaşananlar; günü gelince tarihin unutmaz sayfalarında bir kez daha sorgulanacaktır. İşte o zaman; yaşanan ve yaşatılan her ne varsa, mutlaka bir kez daha dile gelecek ama bu defa 'paralel yapı hukuku' değil, gerçekler ve gerçekleri anlatan adaletin sesi konuşacaktır.

Davalar boyunca yaşanan, yazılı ve görsel basına yansıyan bu hukuksuzluk süreci;  içimi öylesine acıtmıştı ki, 27 Nisan 2010 tarihinde, 'Silivri Cezaevine' giderek ziyaret ettiğim arkadaşlarımın hiçte hak etmedikleri 'o görüntülerinden' sonra.  29 Nisan 2010 tarihinde kaleme aldığım yazım ile duygu ve düşüncelerimi, ''Silivri'den Taşan Duygular.'' başlıklı yazım aracılığı ile ifade etmiştim. (Bk. www.atillacilingir.com)

  Balyoz davası kararları açıklanıncaya kadar geçen süreçte; hem davaları izlemek ve hem de arkadaşlarımı görmek adına pek çok kereler 'Silivri'ye' gittim/gittik. Bazen yüzlerce, bazen binlerce insanımız sabahın çok erken saatlerinde oradaydı/oradaydık…

 Davanın başladığı ilk günlerde; Silivri ceza evi önünde tek, tük olan araç sayısı; an geldi yüzlerceye, an'ı geldi binlerceye ulaştı. Günü geldi onbinler olduk. Halkımızın vicdanını kanatan bu süreçte öyle şeyler yaşandı ki, Silivri'ye giden yollar, günü geldi güvenlik güçlerince kesildi. On binlerce insanımız engellendi, araçlardan inerek onca yolu yürüyerek, yine de duruşmanın yapıldığı salona ulaşmak isteyen yurttaşlarımız, arazide coplandı, gazlandı ama yine de özgürlüğün peşini bırakmadı yüreklerimiz, o cesur yüreklerin adilce yargılanacakları ve özgürlükleri iade edilinceye kadar da bırakmayacaktır.